Blood kabilesi ve onun bileşkeleri olan peigon ve ciksika, batı bozkır yöresinin en eski sakinleri sayılır.Blackfoot diğer dillerden çeşitlilik gösterir,çünkü dilbilimcilere göre blackfoot insanları diğer dil gruplarından uzak yaşamıştır.
Arkeolaglar avcılık kültürünün varoluşunu 11.000 yıl öncesine dayandırır. Blood kabilesi kendine yeten, kendine güvenen bir kabileydi. Bu kabilenin zengin doğal kaynakları onların bütün temel ekonomik ihtiyaçlarını karşılıyordu.
Kabilenin iyi yapılandırılmış sosyal temelleri, kültürel ve politik sistemleri, hayatın her döneminde onlara sağlam bir dayanak olmuştur.
Blood kabilesi, siksika ve peigons kabileleriyle politik, kültürel ve ekonomik olarak müttefikti, tarihte bu blackfoot konfederasyonu olarak yer alıyor. Bu konfederasyonun geleneksel bölgesi kuzey saskatchewan nehrinin kuzeyi, montanadaki yellowstone nehrinin güneyi, rocky dağlarının batısı ile sand tepelerinin doğusu ile sınırlandırılmıştır.
Blackfoot konfederasyonunun dayanıklılığı ve kalıcılığı batlılılaşma acenteleri ve kuruları tarafından övgü almıştır. Örnekse lewis ve clark seferleri blackfoot bölgesinin hileyle alt etmeye çalışmışlardır Fakat Blackfoot konfederasyonu’nun güçlü toprak savunmasıyla karşılaşmıştır. Blackfoot dilini konuşan insanlar Amerikalılarla 1855’te ilk kez anlaşmaya giden birliklerdir.(Lamebull anlaşması)
7.anlaşma temelde yeni gelenlerle barışçıl bir işbirliğini esas alan bir barış anlaşmasıdır. Bufalo ve o bölgeyi paylaşan diğerleri ve temel ekonomik kaynakların tahribatının bedelini ödemek için,o zamanki ekonomik yayarlar ilk uluslar tarafından geliştirilmek zorundaydı.7.anlaşma reed deed nehrinin ve rocky dağlarının içinde bulunan 50.00 millik bir alanı kaplıyordu.
Bloodlara bow nehrinin 1878’de ayrılan bir bölümü verilmiştir. Fakat Şef Red Crow bu anlaşmaya sıcak bakmamış ve Blood kabilesi kendilerine ayrılan bu topraklardansa daha güneydeki kendi topraklarını tercih etmiştir.
Red Crow(şef) Vlood’lar için waterton nehri ile st.marrys nehri arasındaki torakları seçmiştir.
1882 de j.d Nelson blood kabilesi için 708.4 millik bir yer ayırmıştır. Güney sınırı uluslar arası sınırdan 9 mil uzaktaydı.ama 1883te bu yerler blood kabilesine hiçbir açıklama yapılmaksızın yeninden incelenmiş ve haritası çizilmiştir. Sonuç olarak kabileye ayrılan toprak 547.5 mile düşürülmüştür.blood kabilesi böylesine bir kararı asla kabul etmemiştir.
Bloodlar işlenmişi ve devamlı bir özgürlük davranışı içinde ve gururlu bir kimlikle kainai olarak yaşamışlardır.
Bu ruh onlara politikaları bu kabilelerin kültürel kimliklerine ve yasal haklarına etkili olmak isteyen yönetimlerle, kiliselerle, ve diğer Avrupa ajanlarıyla savaşma gücü vermiştir. Bugün blood kabilesi geçmişte ileri görüşlülüğün ve sağlamlığın simgesi olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder